Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Türkiye Ziraat Odaları Birliği > Haberler > STK Başkanları, TBMM Başkanı Toptan'ı Ziyaret Etti

STK Başkanları, TBMM Başkanı Toptan'ı Ziyaret Etti

STK Başkanları, TBMM Başkanı Toptan'ı Ziyaret Etti

7 sivil toplum kuruluşunun başkanı, başlattıkları sağduyu girişimi çerçevesinde bugün TBMM Başkanı Köksal Toptan'ı ziyaret etti. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu, TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, Hak-İş Başkanı Salim Uslu, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız ve TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar katıldı. TBMM Başkanı Toptan'ın makamında gerçekleşen görüşmenin ardından Toptan ve sivil toplum örgütü liderleri, TBMM Divan Salonu'na geçti.

TBMM Başkanı Köksal Toptan, Türkiye'de son günlerde ortaya çıkan moral bozucu gelişmelere karşı ortak bir tavır konulmasındaki iradeyi çok önemsediğini belirterek, "Bu tabloyu, bu fotoğrafı gördükten sonra ve Türkiye'nin Cumhuriyet kurulduğundan bu yana geçirdiği çeşitli badireleri atlatan bir ülke olduğunu da dikkate alarak, şimdi içinde bulunduğumuz moral bozucu ortamdan çok sağlıklı çıkacağımız sonucunu çıkarıyorum" dedi. Toptan, istikrarsızlığın, güven ortamının kaybedilmesinin Türkiye'ye vereceği zararları düşünmek bile istemediğini, Türkiye'de kaotik ortamdan karlı çıkacak ne bir kurum, ne de birey olmadığını vurguladı.

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, 7 sivil toplum örgütü olarak İstanbul'da Salı günü yaptıkları sağduyu çağrısına ilişkin bildiriyi TBMM Başkanı Toptan'a sunduklarını ve 81 ilde başlatılan sağduyu girişimiyle ilgili bilgi verdiklerini ifade etti. Dünyanın hızla bir krize doğru gittiği bu noktada Türkiye'de krizin etkisinin fazla hissedilmemesi için acil tedbir alınması gerektiğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, bunun için ortak akla ve birlikte çalışmaya ihtiyaç olduğunu ifade ettiklerini anlattı. Toplumda bir uzlaşma arayışı olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, oluşan uzlaşma arayışını güçlendirmeye dönük adımlara önem verilmesi gerektiğini belirtti. Sağduyu ve uzlaşma çağrısını toplumun önceliği haline getirmenin, herkesin birinci görevi olması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, TBMM Başkanı Toptan'ın verdiği desteğin kendilerini güçlendirdiğini bildirdi. Hisarcıklıoğlu, hem Cumhurbaşkanı ile hem de TBMM Başkanı ile yaptıkları görüşmelerin ardından umutlu olduklarını vurguladı.
TBMM Başkanı Toptan ise uzlaşma kültürü denilen, aykırı düşüncelerin belli konularda ortak akıl yürütmek suretiyle ortak noktalar bulabilmesinin yolu olan diyaloğun, bu heyet tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Bunun yeni bir şey olduğunu ve adeta kurumsallaşan bir hale geldiğine işaret eden Toptan, son günlerde Türkiye'de meydana gelen ve moralleri bozan gelişmeler karşısında 81 ili ayağa kaldırmak suretiyle sivil toplum örgütleri başkanlarının ortaya koyduğu sağduyu çağrısı ile bunun yeni bir örneğini yaşadıklarını belirtti. Türkiye'de son günlerde ortaya çıkan moral bozucu gelişmelere karşı ortak bir tavır konulmasındaki iradeyi çok önemsediğini dile getiren Toptan, "Bu tabloyu, bu fotoğrafı gördükten sonra ve Türkiye'nin Cumhuriyet kurulduğundan bu yana geçirdiği çeşitli badireleri atlatan bir ülke olduğunu da dikkate alarak, şimdi içinde bulunduğumuz moral bozucu ortamdan da çok sağlıklı çıkacağımız sonucunu çıkarıyorum. O bakımdan sayın başkanlarımızın bildirisini sadece desteklemekle, onaylamakla kalmıyor, kendilerine TBMM adına teşekkürlerini sunmak istiyorum" şeklinde konuştu.
Herkesten beklenenin bu sağduyu olduğunu kaydeden Toptan, bu sorumluluğun sadece TBMM'nin, TBMM'de temsil edilen ya da edilmeyen siyasi partilerin, bu masa etrafında bulunan 7 sivil toplum örgütünün değil, bireysel ve kurumsal olarak herkesin olduğunu vurguladı. Her kesim ve herkes bu sorumluluk bilinci etrafında düşünmeye ve bu düşüncenin gereğini yerine getirmeye başladığında Türkiye'nin istediği, aradığı, şu anda da kaybedilmemiş olan güven ve istikrar ortamını yeniden tesis edeceğini söyleyen Toptan,
"Madem ki güven ve istikrar ortamı bozulmadı, bu gayretler niye? Bu gayretler, bu heyetin önsezisinin gereğidir. Şimdi birşey yapılmazsa bekli bir ay sonra, iki ay sonra birşey yapmak daha zorlaşacaktır. Bu nedenle daha işin başında bu değerli başkanlarımız büyük bir memleket severlik ve sorumluluk anlayışı içinde Türkiye bir kaosa sürüklenmeden, Türkiye'de güven ortamı zedelenmeden, istikrar bozulmadan bir ortak akıl ortaya koymak suretiyle, herkesi ve her kesimi bu ortak akıl etrafında birleşmeye davet
ediyorlar. Ben kendilerinden bu gayretlerini bundan sonra da Türkiye'nin tüm meseleleriyle ilgili göstermelerini rica ettim" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin çok büyük zorlukları aşıp bugüne gelen bir ülke olduğuna işaret eden Toptan, daha yeni yapılan açıklamaya göre Türkiye'nin GSMH'sının 650 milyar dolara çıktığını, kişi başına düşen milli gelirin 9 bin dolarlara yükseldiğini ifade etti. Tarafların Türkiye'nin meselelerini hep tartıştıklarını anlatan Toptan, Sosyal Güvenlik Yasası konusunda günlerce, aylarca kıyasıya mücadele eden tarafların Türkiye'nin bir meselesi ortaya çıktığında, sonra bir daha dönüp yeniden bakmak şartıyla, onu bir tarafa koyduklarını ve Türkiye'nin bu meselesinde hemen bir araya gelmesini becerebildiklerini vurguladı. Toptan şöyle konuştu:
"Biz bunu gösterdiğimiz sürece bütün sorunlarımızı aşarız. Zaten aşmamız lazım. Çünkü istikrarsızlığın, güven ortamının kaybedilmesinin Türkiye'ye vereceği zararları düşünmek bile istemiyoruz. Aklımızdan bile geçirmek istemiyoruz. Allah korusun, öyle bir ortam ortaya çıkarsa o kaotik ortamdan karlı çıkacak Türkiye'de ne bir kurum vardır, ne de birey vardır. Siyasetçi olarak biz kar etmeyiz. İşveren, işçi, gazeteci hiç kimse bu işten karlı çıkmaz. O bakımdan herkesin ve her kesimin böylesine bir sorumluluk ortamına destek olması, bu sağduyu çağrısı etrafında toplanması gerekir. Bu konuda atılacak adımlar olabilir. Onu hepimiz yapacağız. Pazartesi gününden bu yana yapılan konuşmaları alt alta koyduğumuz zaman, Türkiye'nin bu süreçten çok başarılı ve hatta daha da güçlenmiş olarak çıkacağına olan inancım arttı. Hem siyasi parti liderlerimizin yaptıkları konuşmaları incelediğimizde, hem sivil toplum örgütlerinin açıklamalarına baktığımızda, Türkiye'de sorumluluk taşıyan kişilerin konuşmalarına, gazetelerin yayın konseptine baktığımız zaman Türkiye çıkış yolunu mutlaka bulacaktır ümidini taşıyoruz."