Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Türkiye Ziraat Odaları Birliği > Haberler > BAYRAKTAR, sel felaketi yaşayan Edirne bölgesinde incelemelerde bulundu.

BAYRAKTAR, sel felaketi yaşayan Edirne bölgesinde incelemelerde bulundu.

BAYRAKTAR, sel felaketi yaşayan Edirne bölgesinde incelemelerde bulundu.

Çizmeleri giydi zararı yerinde inceledi

TZOB Genel Başkanı Şemsi BAYRAKTAR, sel felaketi yaşayan Edirne bölgesindeki zararı yerinde görmek ve üreticilerin sorunlarını dinlemek üzere Edirne’ye gitti. Taşkından zarar gören arazilerdeki incelemelerinin ardından Edirne Valisi Nusret MİROĞLU ile görüşen BAYRAKTAR, zarar gören üreticilerin sorunlarını dile getirmek üzere Edirne Ziraat Odasında, Ziraat Odası Başkanlarıyla birlikte bir basın toplantısı yaptı.



Düzenlenen basın toplantısında meydana gelen selin Bulgaristan’daki barajların su seviyesinin yükselesi ve açılan baraj kapaklarından dolayı Edirne ilinden geçen Meriç, Tunca ve Arda nehirlerinin taşmasından kaynaklandığını belirterek, “Bölgede incelemelerde bulunduk ve afet ne kadar büyük olduğunu gördük. Daha sonra sayın Valimizi ziyaret ettik. Valimizle selden zarar gören üreticilerimizin durumları hakkında görüş alış verişinde bulunduk. Selin nedenini hepimiz biliyoruz. Bulgaristan’daki barajların su seviyesinin yükselesi ve açılan baraj kapakları bu ilden geçen Meriç, Tunca ve Arda nehirlerinin taşmasına neden oldu. Burada bir tespit daha yapmak lazım. Özellikle nehir yataklarının dolu olduğu bilgisini aldım. Nehir yataklarının temizlenmesi gerekiyor, hala su seviyesi yüksek. Tunca nehri üzerinde Bulgaristan’la birlikte kurulması planlanan baraj var. Bunun kurulmasının fevkalade önemli olduğunu görüyoruz. Bu projeye iki hükümetinde sıcak baktığını öğrendim” dedi.



BAYRAKTAR, yaşanan sel felaketinden sadece çiftçilerin değil bölgedeki insanların da zarar gördüğüne dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Devlet bu günlerde varolmalı. Vatandaşa devlet özellikle bu gibi günlerde lazım. Başbakan 1,5 milyon YTL civarında bir paketten bahsetti. Bağ-Kur ve SSK prim borçlarının 6 ay ertelenmesiyle alakalı çalışmaların olduğunu ifade etti. Bu bölgede ayçiçeği primlerinin hemen ödenmeye başlayacağı ifade edildi. Yaptığım incelemeler de köylülerin yüzde 41’inin bu primleri aldığını öğrendim. Yüzde 60 civarında üreticimiz primini alamamıştır. Müracaat süresi bu ayın sonunda bitiyor. Bu üreticilerinde 6 Nisandan sonra prim ödemelerini alacağını öğrendik. Bunun Ankara’da takibini yapacağız. Bunları yeterli görmek mümkün değil. Yaklaşık olarak Edirne bölgesinde 500 bin dekar arazimiz tehdit altında. Yani sel gören arazilerimizin dışında eğer kuvvetli bir yağış gelirse 380 bin dekar çeltik arazisinde ekim yapma şansınız kalmayacak. Böyle bir manzarayla karşı karşıya kalırsak bunun ekonomik faturası ağır olacaktır. Bunun dışında hububatta zarar göreceğiz. Belki bir miktar ayçiçeğinde bu durumla karşı karşıya kalacağız. Mısır biraz zarar görecek. Tüm bunların değerlendirmesini biz Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak yapıyoruz. Bununla ilgili hükümeti yönlendirici çalışmalarımız Ankara’da devam edecektir.



Edirne Valisi ile yapılan görüşmenin ardından çiftçilere afet fonundan, sosyal destekleme fonundan yardım yapılmasının mümkün olmadığını çünkü bu fonun kaldırıldığını öğrendiğini belirten TZOB Genel Başkanı BAYRAKTAR, “Çiftçimize şuan yapılan yardım yok. Evi zarar gören bazı vatandaşlarımıza yardım yapılmış ama çiftçimize henüz bir yardım yok. Ama sayın Vali bu yönde bir çalışma yapılacağını ifa etti ve Tarım Bakanıyla görüşmem konusunda benden ricada bulundu. Yani çiftçilerimize nakit yardım lazım. Sadece Tarım Kredi ve Ziraat Bankasının borçlarının ertelenmesi yada yeniden yapılandırılması yeterli olmaz. Doğal afetlerden zarar gören üreticilerin mağduriyetlerini giderme amacıyla bir Kanun çıkartıldı. Tabi bu Kanun şuan uygulamaya geçmedi. Üreticilerimiz prim ödeyerek bu Kanun kapsamına girmiş değiller. Dolayısıyla buradan bir yardım almaları mümkün değil. Yardımla alakalı tek Kanun olan 2090 sayılı Kanuna baktığımızda, orada tüm mal varlığının yüzde 40’ının zarar görmesi halinde bir yardım öngörülüyor. Bu Kanunda şuan bizim derdimize çare değil. Üreticilerimizin 2001 yılından itibaren 325 milyon YTL’yi bulan doğal afetlerden zarar gören üreticilerimizin devletten alacağı var. Bu manada devletimizin yaraları iyi bir şekilde sardığını söyleyebilmek mümkün değil. Bunun takipçisi olacağız” dedi.

Çeltikte uygulanan koruma politikasına da değinen BAYRAKTAR, şunları kaydetti: “Bunun ismi tarife kontenjanı. Her 1 ton çeltik için 800 Kg, her 1000 Kg kahverengi pirinç için 640 Kg, her 1000 Kg yari ve tam olarak değirmenden geçirilmiş 480 Kg ihracat yapma izni veriliyor. Bu yerli üretimi korumak için yapılıyor. Eğer bunun ithalatı yapılacaksa yerli ürünü kullanma mecburiyeti getiriliyor. ABD’den yaptığımız ithalatta son yıllarda bir azalma görülüyor. DTÖ’ne ABD bizi şikayet ediyor ve Kürşat TÜZMEN’in de özellikle 31 Temmuz 2006 yılından itibaren pirinçte tüm kotaların kaldırılacağını öngören bir resmi mektubu Washington’da ABD Ticaret Temsilcisine ilettiğini öğreniyoruz. DTÖ’nün bir açıklaması var, DTÖ bir panel düzenleyeceğini ve bu panelde tarafları dinleyeceğini ifade etti. Daha bu panel düzenlenmeden Kürşat bey böyle bir tasarrufta bulunmuşsa, bunu bizim kabul etmemiz kesinlikle mümkün değildir. Biz böyle bir uygulama olacaksa, buna büyük bir tepki koyacağız..”