Hububat, baklagil, mısır destek başvurularında son gün 28 Nisan


-Hububat, baklagil, mısır destek başvurularında son gün 28 Nisan

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:

-“30 Eylül 2016 tarihinde başlayan hububat, baklagil ve dane mısır fark ödemesi desteği başvuruları, 28 Nisan 2017’de sona erecek”

-“2016 yılı tarımsal destekleri kapsamında fark ödemesi desteği olarak, kilogramda buğday, arpa, yulaf, çavdar ve tritikale için 5 kuruş, kuru fasulye, nohut ve mercimek için 30 kuruş ve

dane mısır için 2 kuruş ödenecek”

 

Ankara – 24.04.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 30 Eylül 2016 tarihinde başlayan hububat, baklagil ve dane mısır fark ödemesi desteği başvuruları, 28 Nisan 2017’de sona erecek.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2016 yılı tarımsal destekleri kapsamında fark ödemesi desteği olarak, kilogramda buğday, arpa, yulaf, çavdar ve tritikale için 5 kuruş, kuru fasulye, nohut ve mercimek için 30 kuruş ve dane mısır için 2 kuruş ödenecek.

Şemsi Bayraktar, yeraltı sularının yetersiz seviyede ve su kısıtının olduğu havzalar içinde kalan parsellerde, 2016 yılında ekimi yapılan mercimek ve nohut için yüzde 50 ilave destekleme ödemesi yapılacağını, dane mısır desteği verilmeyeceğini vurguladı.

2016 yılında fark ödemesi desteğine esas ürünleri üreten çiftçilerin, 2016 yılına dair çiftçi kayıt sistemi (ÇKS) kayıtlarını hasat dönemi öncesinde yaptırmış olmaları durumunda destekten yararlanabileceğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:

“2016 yılında üretilerek satışı yapılan; fark ödemesi desteğine esas ürünlere Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Uydu Tabanlı Parsel Tanımlama Modeli’ne göre destekleme ödemesi yapılacak.

Fark ödemesi desteği başvurularında; üretim sezonuna ilişkin hasat tarihi ile son başvuru tarihi arasındaki süreyi içeren alım satım belgesi ve desteklemeye tabi ürüne yönelik borsa altyapısı bulunan il ve ilçelerde zorunlu, diğer il ve ilçelerde ise il/ilçe tahkim komisyonlarının gerekli gördüğü durumlarda borsa tescil beyannamesi istenecek.”

Bayraktar, destekten yararlanmak isteyen çiftçilerin, 28 Nisan 2017 Salı günü mesai bitimine kadar başvurularını, Gıda, Tarım ve Hayvancılık il ve ilçe müdürlüklerine yapmaları gerektiğini, aksi takdirde çiftçilerin destekten faydalanmayacaklarını vurguladı.

Bütün çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum.


Bütün çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum.

Tarım, Ocak ayına rağmen 4,9 milyon istihdam sağladı…


TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Tarımsal faaliyetin dibe vurduğu Ocak ayında bile tarım, 4 milyon 893 bin kişiye istihdam sağladı, istihdamın yüzde 18,3’ünü karşıladı”

-Tarım, Ocak ayına rağmen 4,9 milyon istihdam sağladı…

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Tarımsal faaliyetin dibe vurduğu Ocak ayında bile tarım, 4 milyon 893 bin kişiye istihdam sağladı, istihdamın yüzde 18,3’ünü karşıladı”

-“Tarım, Ocak’ta işsizliği 2,2 puan düşürerek yüzde 15,2’den yüzde 13’e çekti”

 

Ankara – 17.04.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarımsal faaliyetlerin dibe vurduğu Ocak ayında bile tarımın, 4 milyon 893 bin kişiye istihdam sağladığını, istihdamın yüzde 18,3’ünü karşıladığını bildirdi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2017 Ocak ayında 26 milyon 672 bin olan istihdamın 14 milyon 775 bini hizmetler, 4 milyon 893 bini tarım, 5 milyon 274 bini sanayi, 1 milyon 731 bini inşaat sektörlerinde gerçekleşti.

Tarımın, Ocak ayına rağmen 4,9 milyon istihdam sağlamasının önemli olduğunu belirten Bayraktar, “tarım Türkiye’de bir istihdam kapısı. Hala istihdamın 5’te 1’ini karşılıyor, tarımla ilgili diğer sektörlerde dahil edildiğinde bu oran 4’te 1’i geçiyor” dedi.

 

-Tarım, Ocak’ta işsizliği 2,2 puan düşürdü-

 

TZOB Genel Başkanı Bayraktar, Ocak ayında tarımın kadınlarda işsizliği 4,2 puan düşürerek yüzde 19,6’dan yüzde 15,4’e, erkeklerde 1,5 puan düşürerek yüzde 13,4’den yüzde 11,9’a, toplamda işsizliği 2,2 puan düşürerek yüzde 15,2’den yüzde 13’e indirdiğini bildirdi.

Şemsi Bayraktar, Ocak ayında tarımda çalışan sayısının, 2016 Aralık ayına göre 22 bin kişi azalarak 4 milyon 915 bin kişiden 4 milyon 893 bin kişiye indiğini, 4 milyon 812 bin olan geçen yılın Ocak ayına göre ise 81 bin arttığını belirtti.

TZOB Genel Başkanı Bayraktar, her yıl Mart ayının ikinci yarısından sonra tarımda istihdamın yoğunlaştığını, hasadın ardından azalmaya başladığını, Ocak-Şubat aylarında en düşük düzeye indiğini hatırlattı.

2016 Aralık ayında yüzde 18,4 olan tarımın istihdamdaki payının Ocak ayında yüzde 18,3’e gerilediğini bildiren Bayraktar, “Mevsim şartlarına rağmen tarım, 2017 Ocak ayında 4 milyon 893 bin kişiye istihdam sağlarken, Ocak ayında tarımın 2 milyon 791 bini erkek, 2 milyon 102 bin kadına iş ve aş sağladığını, çalışan erkeklerin yüzde 15,1’i, çalışan kadınların yüzde 25,8’i tarımda istihdam ediliyor” dedi.

Bayraktar’dan referandum değerlendirmesi…


TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Türkiye, demokratik bir ortamda referandum sürecini işletmiştir”

-Bayraktar’dan referandum değerlendirmesi…

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Türkiye, demokratik bir ortamda referandum sürecini işletmiştir”

-“Artık milletin iradesi tecelli etmiştir. Referandum sonuçları ülkeye yararlı olsun. Bundan sonra tartışmalar bir tarafa bırakılmalı, ekonomiye, işe, aşa odaklanılmalıdır”

 

Ankara  – 17.04.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’nin demokratik bir ortamda referandum sürecini işlettiğini bildirerek, “artık milletin iradesi tecelli etmiştir. Bundan sonra tartışmalar bir tarafa bırakılmalı, ekonomiye, işe, aşa odaklanılmalıdır” dedi.

Bayraktar, referandumu değerlendirdiği açıklamasında, referandum sonucu yeni bir yönetim sisteminin hayata geçeceğini, bu sistemin ekonomiye olumlu yansımaları olmasını beklediklerini vurguladı.Şemsi Bayraktar, birlik ve beraberlikle bu ülkenin altından kalkamayacağı bir sorun olamayacağını da bildirdi.

Referandum sonuçlarının ülkeye yararlı olmasını dileyen Bayraktar, “tüm vatandaşlarımız, hangi yönde oy kullanmış olurlarsa olsunlar, bu ülkenin çıkarları ve iyiliği için bir potada birleşmelidir. Ayrılık, gayrılık olmamalı, ülke çıkarları her şeyin üzerinde tutulmalıdır” dedi.

Bayraktar, tarımda, sanayide, hizmetler sektöründe inanılmaz bir potansiyeli içinde barındıran Türkiye’nin, birlik ve beraberlik içinde, huzur ortamında kısa zamanda en ileri ülkeleri bile her alanda yakalayabileceğinin unutulmaması gerektiğini vurguladı.

Denizlerde av yasağı başlıyor


-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:

-“Sektörün geleceğinin garanti altına alınması ve sürdürülebilir avcılığın devamı için av yasakları zorunludur”

-“Tüm balıkçılarımızın balık boyu, zaman, derinlik, mesafe ve av araçlarıyla ilgili düzenlemeler ve yasaklara titizlikle uymaları, balıkçılığın geleceğini tehlikeye atmamaları

gerekmektedir”

-“Vatandaşlarımızın da bu konularda daha bilinçli davranmaları, yasak avcılığı ve avlanabilir balık boyu gibi hususlara dikkat etmeleri çok önemlidir”

-“Uzun süreli açık deniz balıkçılığı yapabilecek, avladığı su ürünlerini işleyip, depolayabilecek bir filo kapasitesi oluşturulmalıdır”

 Ankara – 14.04.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, su ürünleri avcılığının geleceğinin garanti altına alınması ve sürdürülebilir avcılığın devamı için av yasaklarının zorunlu olduğunu bildirerek, “tüm balıkçılarımızın balık boyu, zaman, derinlik, mesafe ve av araçlarıyla ilgili düzenlemeler ve yasaklara titizlikle uymaları, balıkçılığın geleceğini tehlikeye atmamaları gerekmektedir. Vatandaşlarımızın da bu konularda daha bilinçli davranmaları, yasak avcılığı ve avlanabilir balık boyu gibi hususlara dikkat etmeleri önemlidir” dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, tüm denizlerde trol ve gırgır ağları ile avcılık yapan balıkçılar için 15 Nisan 2017 tarihinde genel av yasağı başlayacağını, av yasağının 1 Eylül 2017’ye kadar devam edeceğini belirtti. Bu av yasağının balık üreme dönemi için oldukça önemli olduğunu vurgulayan Bayraktar, av yasaklarının başlamasıyla birlikte, isteyen balıkçıların karasuların bitişiğindeki uluslararası sularda ve su ürünleri avcılık tebliği ile getirilen düzenlemelere uyulması şartıyla uzatma ağlarıyla su ürünleri avcılığı yapabileceğini bildirdi.

 -“Av yasağına titizlikle uyulmalı”-

Av yasağının olduğu dönemde balıkçı tezgahlarında kültür balıklarının yer alacağına, bunun yanı sıra av sezonunda avlanıp uygun koşullarda saklanan balık türlerinin de az miktarda da olsa bulmanın mümkün olacağına dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:

Sürdürülebilir avcılığın sağlanması sektörünün geleceği için çok önemlidir. Bu amaçla stokları koruyucu ve geliştirici yönde araştırmaların yapılması ve koruma kontrol çalışmalarının artırılmasına öncelik verilmelidir.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın su ürünleri avcılığı konusunda yaptığı denetim çalışmaları ve avlanacak balık boylarıyla ilgili uygulanan standartlar sektör için faydalıdır. Sağlıklı beslenme açısında da büyük önem taşıyan su ürünlerini sofralarımıza taşıyan balıkçılarımızın av yasaklarına titizlikle uyması büyük önem taşımaktadır.

Su ürünleri avcılığının geleceğinin garanti altına alınması ve sürdürülebilir avcılığın devamı için av yasaklarının zorunludur. Tüm balıkçılarımızın balık boyu, zaman, derinlik, mesafe ve av araçlarıyla ilgili düzenlemeler ve yasaklara titizlikle uymaları, balıkçılığın geleceğini tehlikeye atmamaları gerekmektedir. Vatandaşlarımızın da bu konularda daha bilinçli davranmaları, yasak avcılığı ve avlanabilir balık boyu gibi hususlara dikkat etmeleri çok önemlidir.”

 

-“Sürdürülebilir su ürünleri üretimi ana politika olmalı”-

 Sürdürülebilir su ürünleri üretiminin ülkemizde ana politika olması ve bu politika çerçevesinde gerekli stratejiler ile kısa, orta ve uzun vadeli eylem planları ve hedeflerin belirlenmesi gerektiğini belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Sektörün gelişmesi için destek ve teşviklere ihtiyaç var. Kaynakların rasyonel kullanılabilmesi için su ürünleri eğitim merkezleri kurularak, eğitimler yapılmalı ve Ar-Ge çalışmaları desteklenmelidir.

Su ürünleri sektöründe örgütlenme yapısı mutlaka güçlendirilmelidir.

Balıkçılıkta arz-talep dengesi oluşturularak, sürdürülebilir balıkçılığın sağlanması gereklidir.

Balıkçılık sektöründeki ürünlere yönelik dondurma, tuzlama, konserve ve paketleme ünitesi içeren işleme tesislerinin kurulması ekonomik anlamda sektöre katkı sağlayacaktır.”

 

-“Tüketimin artırılmasına yönelik tedbirlerin alınmasına ihtiyaç var”-

 Kişi başına su ürünleri tüketiminin gelişmiş ülkelere oranla oldukça düşük kaldığına dikkati çeken Bayraktar, “dünyada kişi başına yıllık su ürünleri tüketimi 20 kilogramdır. Ülkemizde 7-8 kilogramda su ürünleri tüketiminin artırılmasına yönelik tedbirlerin alınmasına ihtiyaç vardır” dedi.

Türkiye’de denizlerden avcılıkla yapılan üretimin, kıyı balıkçılığına dayandığını vurgulayan Bayraktar, yeterli altyapı oluşturulamadığı için açık deniz balıkçılığının yapılamadığını, bu nedenle de av baskısının kıyı sularında yoğun olarak görüldüğünü bildirdi.

Uzun süreli açık deniz balıkçılığı yapabilecek, avladığı su ürünlerini işleyip, depolayabilecek bir filo kapasitesi oluşturulması gerektiğini belirten Bayraktar, uluslararası sularda avcılığın yapılabilmesi için gerekli girişimlerin ve bu yönde yatırımların yapılmasının, su ürünleri sektörü için büyük önem taşıdığını ifade etti.

Çiftçilere sigortanın önemi anlatılıyor


“TARSİM ile Ankara’da başlattığımız bilgilendirme ve eğitim toplantılarımızı, bu yıl Adana, Samsun, Malatya, İzmir ve İstanbul olmak üzere 5 ilde sürdüreceğiz. Tarımda sigorta bilincini tüm çiftçilerimize aşılamak için bu eğitim çalışmalarını yaygınlaştıracağız”

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:

-“TARSİM ile Ankara’da başlattığımız bilgilendirme ve eğitim toplantılarımızı, bu yıl Adana, Samsun, Malatya, İzmir ve İstanbul olmak üzere 5 ilde sürdüreceğiz. Tarımda sigorta bilincini tüm çiftçilerimize aşılamak için bu eğitim çalışmalarını yaygınlaştıracağız”

-“Yapacağımız eğitim toplantıları ile daha fazla üreticiye ulaşmak, tarım sigortalarının daha fazla yaygınlaşmasını sağlamak istiyoruz”

-“Tarımsal üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması için üretici zararının karşılanması veya en aza indirilmesi bir zorunluluk. Bu da sigorta yoluyla sağlanır”

-“Çiftçimizin doğal afetlere karşı tek çaresi tarım sigortasıdır”

Ankara – 09.04.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçilere tarım sigortalarının önemini anlatmak üzere TARSİM ile Ankara’da başlattıkları bilgilendirme ve eğitim toplantılarını, bu yıl Adana, Samsun, Malatya, İzmir ve İstanbul olmak üzere 5 ilde sürdüreceklerini bildirerek, “tarımda sigorta bilincini tüm çiftçilerimize aşılamak için bu eğitim çalışmalarını yaygınlaştıracağız” dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, dünyada nüfusun çoğalması, bazı ülkelerdeki gelir düzeyindeki yükseliş ve buna bağlı olarak beslenme alışkanlıklarının değişmesi sonucu gıdaya olan talebin de hızla arttığını belirtti. Ayrıca son yıllarda artan biyoenerji üretiminin, tarımsal ürünlere olan talebi daha da yükselttiğini vurgulayan Bayraktar, gıdaya olan talebin karşılanması ve gıda güvencesinin sağlanmasının günümüzde en önemli sorunlardan biri haline geldiğine dikkati çekti.

Şemsi Bayraktar, şunları kaydetti:

“Şu bir gerçektir ki; tarımsal üretimde verimliliği ve kaliteyi artırabilmek için ne kadar yoğun ve ileri teknoloji kullanırsak kullanalım, tarım, doğal risklerden en çok etkilenen sektördür. Ülkemizde de son yıllarda küresel iklimdeki değişikliğin de etkisiyle kuraklık, aşırı yağış, sel, hortum, don, dolu gibi doğal afetler daha fazla yaşanmakta, bundan tarım ürünlerimiz, dolayısıyla üretici gelirleri olumsuz etkilenmektedir. Üreticilerimiz, her yıl, ekim döneminin başlangıcından hasada kadar doğal afetlerle karşı karşıya kalmaktadır. Doğal afetler tarım ürünleri rekoltelerini düşürmekte, azalan rekolte üreticiye gelir kaybı yaşatırken tüketicinin ürünü pahalı tüketmesine neden olmaktadır.”

-“Sürdürülebilirlik için üretici zararının karşılanması bir zorunluk”-

Tarımsal üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması için üretici zararının karşılanması veya en aza indirilmesinin bir zorunluluk olduğunu, bunun da sigorta yoluyla sağlanabildiğini bildiren Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Doğal afetlerin tarım ve hayvancılıkta neden olduğu zararları, ticari ve kar amacı olmadan sigorta prensipleri çerçevesinde güvenilir ve sürdürülebilir bir sistemle kısmen de olsa karşılayıp üreticilerimizi uzun vadede gelir istikrarına kavuşturmak ve böylece üretimde devamlılığı sağlamak amacıyla, 2005 yılında Tarım Sigortaları Kanunu çıkarılmıştır.

Tarım Sigortaları Kanunu, 2006 yılından bu yana uygulanmaktadır. Tarım sigortaları uygulamasının başladığı ilk yıl, kapsamdaki konular yetersiz kalmış, üretici talepleri ve bizim de girişimlerimiz doğrultusunda her yıl kapsama alınan riskler ve konular genişletilmiş, sigorta kapsamı artırılmıştır.

Ancak, 2006 yılından bu yana sigorta yaptıran üretici sayısı, sigortalanan alan miktarı hızlı bir şekilde artmakla birlikte henüz yeterli seviyede değildir.”

-“Sigortalanma oranının artmasında en önemli konularından biri eğitim”-

Tarımda sigortalanma oranının artmasında en önemli konulardan birinin eğitim olduğuna dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:

“Yapılan eğitim çalışmaları ile çiftçilerimiz, devlet destekli tarım sigortası uygulamasını genel anlamda öğrenmekle birlikte teknik ayrıntılar ve yenilikler konusunda sürekli bilgilendirmeye ihtiyaç bulunmaktadır.

Tarım sigortalarının ana unsurlarından olan eğitimin, çiftçilerimize düzenli bilgi akışının sağlanması sistemin sürekliliği açısından da büyük önemi bulunmaktadır.

TARSİM ve Birliğimizin işbirliği ile eğitim yapılmasını oldukça önemsiyoruz. Bu anlamda ilk olarak sigorta acenteliği yapan Ziraat Odalarımızın personellerinin eğitimi yapılmıştır. TARSİM ile Ankara’da başlattığımız eğitim seminerlerimizi bu yıl Adana, Samsun, Malatya, İzmir ve İstanbul olmak üzere 5 ilde sürdüreceğiz. Tarımda sigorta bilincini tüm çiftçilerimize aşılamak için bu eğitim çalışmalarını yaygınlaştıracağız.

Yapacağımız eğitim toplantıları ile daha fazla üreticiye ulaşmak, tarım sigortalarının daha fazla yaygınlaşmasını sağlamak istiyoruz. Çiftçimizin doğal afetlere karşı tek çaresi tarım sigortasıdır. Doğal afetlere karşı yardım sağlayan Kanunlardan biri olan 2090 sayılı Kanun çerçevesinde artık hemen hemen hiç ödeme yapılmamaktadır. Bu amaçla doğal afet yaşayan çiftçilerin zararlarının belirli ölçülerde karşılanması için tarım sigortalarının yaygınlaşması daha önemli hale gelmiştir.

Üreticilerimiz, tarım sigortalarını detaylarıyla çok iyi bilmeli, sigortadan ne beklemesi gerektiğini, yaptırdığı poliçenin neleri kapsadığını öğrenmelidir.” 

Özellikle iklim değişikliğinin artan etkileri nedeniyle gelecek yıllarda tarım sigortasının öneminin daha da artacağını vurgulayan Bayraktar, “bu nedenle tarım sigortasında asıl hedef, tüm ürünlerin her gelişim evresinde yaşanan tüm risklere karşı koruyacak şekilde genişletilmesi olmalıdır. Tarım sigortası kapsamında halen yer almayan ürünler ve risklerin yaşanması durumunda çiftçi zararlarını karşılayacak şekilde destekleme yapılmalıdır” dedi.

Üretici market fiyatlarında Mart ayı


TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Mart ayında markette 37 ürünün 19’unda, üreticide ise 33 ürünün 24’ünde fiyatlar geriledi veya değişmedi”

-Üretici market fiyatlarında Mart ayı…

-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Mart ayında markette 37 ürünün 19’unda, üreticide ise 33 ürünün 24’ünde fiyatlar geriledi veya değişmedi”

-“Markette 18 üründe, üreticide 9 üründe fiyat artışı, markette 12 üründe, üreticide 11 üründe fiyat düşüşü oldu. Fiyat, markette 7, üreticide ise 13 üründe değişmedi”

-“Üreticide ve markette fiyatı en fazla artan ürün portakal, fiyatı en fazla düşen ürün ise markette yeşil soğan, üreticide ise salatalık oldu”

-“Portakalda, meydana gelen donun ürünleri olumsuz etkilemesi ile birlikte kaliteli ürün arzında yaşanan daralma, fiyatlara yansıdı. Bunu yanı sıra arzın depolardan sağlanmasıyla birlikte fiyatlarda artış görüldü”

-“Mersin ilimizde yaşanan sel felaketinin yanı sıra içinde bulunduğumuz dönemde domateste ara bir dönem olması, biberde rekoltede yaşanan düşüş ile birlikte hasat edilen ürün miktarının azalmasına bağlı olarak fiyatlarda artış yaşandı”

Ankara – 02.04.2017 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Mart ayında markette 37 ürünün 19’unda, üreticide ise 33 ürünün 24’ünde fiyatlar geriledi veya değişmediğini bildirerek, “markette 18 üründe, üreticide 9 üründe fiyat artışı, markette 12 üründe, üreticide 11 üründe fiyat düşüşü oldu. Fiyat, markette 7, üreticide ise 13 üründe değişmedi” dedi.

Bayraktar, üreticide ve markette fiyatı en fazla artan ürün portakal, fiyatı en fazla düşen ürün ise markette yeşil soğan, üreticide ise salatalık olduğunu belirtti.

Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak, üreticiden tüketiciye, halkın tamamını yakından ilgilendiren gıda fiyatlarındaki değişimleri takip etmeye ve kamuoyunu doğru bilgilendirmeye devam ettiklerini belirtti.

Bayraktar, Mart ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 485,24 ile elmada, yüzde 451,11 ile kuru soğanda, yüzde 398,33 ile kuru kayısıda, yüzde 273,85 ile kuru incirde, yüzde 268,06 ile lahanada, yüzde 251,81 ile kuru üzümde görüldüğünü vurguladı.

-Market fiyatlarındaki değişim-

Mart ayında market fiyatlarında, havuç, maydanoz, pirinç, kuru kayısı, kuru üzüm, mısırözü yağı ve toz şeker fiyatında değişim görülmezken, fiyat düşüşünün yüzde 33,46 ile en fazla yeşil soğanda meydana geldiğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:

“Yeşil soğandaki, fiyat düşüşünü yüzde 30,06 ile salatalık, yüzde 23,45 ile kabak, yüzde 20,64 ile ıspanak, yüzde 9,72 ile yumurta, yüzde 8,37 ile marul, yüzde 7,22 ile patlıcan, yüzde 6,31 ile kuru soğan, yüzde 4,96 ile kuru fasulye, yüzde 4,65 ile pırasa, yüzde 1,73 ile lahana, yüzde 1,40 ile kırmızı mercimek izledi.

Markette en fazla fiyat artışı ise yüzde 36,75 oran ile portakalda görüldü. Portakaldaki fiyat artışını yüzde 28,15 ile karnabahar, yüzde 27,93 ile sivri biber, yüzde 16,27 ile domates, yüzde 14,38 ile elma, yüzde 5,22 ile patates, yüzde 3,04 ile yeşil mercimek, yüzde 2,85 ile fındık içi, yüzde 2,18 ile zeytinyağı, yüzde 1,69 ile ayçiçeği, yüzde 1,45 ile limon, yüzde 1,06 ile süt, yüzde 0,85 ile kuzu eti, yüzde 0,82 ile tavuk eti, yüzde 0,70 ile kuru incir, yüzde 0,48 ile dana eti, yüzde 0,22 ile Antep fıstığı, yüzde 0,19 ile nohut takip etti.”

-Üretici fiyatlarındaki değişim-

Mart ayında üretici fiyatlarında, havuç, maydanoz, elma, kuru fasulye, nohut, kırmızı mercimek, yeşil mercimek, pirinç, kuru kayısı, kuru incir, yumurta, süt ve zeytinyağında değişim olmazken, salatalığın yüzde 50,68 azalmayla fiyatı en fazla düşen ürün olduğunu belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Salatalıktaki fiyat düşüşünü yüzde 36,85 ile yeşil soğan, yüzde 25,71 ile ıspanak, yüzde 21,72 ile lahana, yüzde 21,28 ile kabak, yüzde 20,39 ile patlıcan, yüzde 18,46 ile pırasa, yüzde 16,80 ile karnabahar, yüzde 14,14 ile marul, yüzde 12,50 ile kuru soğan, yüzde 3,39 ile Antep fıstığı izledi.

Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 50,60 oran ile portakalda görüldü. Portakaldaki fiyat artışını yüzde 41,01 ile domates, yüzde 15,15 ile sivri biber, yüzde 14,07 ile patates, yüzde 8,98 ile kuzu eti, yüzde 5,85 ile dana eti, yüzde 5,33 ile limon, yüzde 3,29 ile kuru üzüm, yüzde 2,05 ile fındık takip etti.”

-Fiyat değişimlerinin nedenleri-

Üretici fiyatlarında en fazla fiyat artışının portakalda görüldüğünü, portakalın yanı sıra domates, sivri biber, patateste fiyat artışları yaşandığını vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Üreticilerde fiyatı artan ürünlere baktığımızda en fazla fiyat artışı portakalda meydana geldi. Portakalda, meydana gelen donun ürünleri olumsuz etkilemesi ile birlikte kaliteli ürün arzında yaşanan daralma fiyatlara yansıdı. Bunu yanı sıra arzın depolardan sağlanmasıyla birlikte fiyatlarda artış görüldü.

Mersin ilimizde yaşanan sel felaketinin yanı sıra içinde bulunduğumuz dönemde domateste ara bir dönem olması, biberde rekoltede yaşanan düşüş ile birlikte hasat edilen ürün miktarının azalmasına bağlı olarak fiyatlarda artış yaşandı.

Patateste ise ihracat iadesi verileceği açıklanması sonucunda piyasalarda yaşanan hareketlilik fiyatları artırdı. Her ne kadar fiyatlarda artış görülse de maliyetine ürün sattığı dikkate alındığında artan fiyatlardan üreticilerin yeterince istifade edememektedir.

Üreticide en fazla fiyat düşüş görülen ürün salatalık ve yeşil soğan oldu. Bunun yanı sıra ıspanak, lahana, kabak, patlıcan, pırasa ve karnabaharda da fiyat düşüşleri yaşandı. Kabak ve patlıcanda, hasat edilen ürün miktarındaki artışa bağlı olarak fiyatlarda düşüş meydana geldi.

Ispanak, lahana, pırasa ve karnabahar gibi kışlık sebzelerde de artan hava sıcaklılarıyla birlikte piyasaya arz edilen ürün miktarındaki artış, fiyatlarda düşüşe yol açtı.”

Seçilmiş ürünlerde 30 Mart 2017 tarihi itibarıyla ortalama üretici, hal, pazar ve market fiyatları:


Ürünler Üretici Fiyatı (TL/KG) Hal Fiyatı (TL/KG) Pazar Fiyatı (TL/KG) Market Fiyatı (TL/KG) Hal-Üretici Fiyat Farkı (TL/KG) Pazar-Üretici Fiyat Farkı (TL/KG) Market Üretici Fiyat Farkı (TL/KG)
Elma 0,67 1,70 2,83 3,92 153,73 322,89 485,24
Kuru Soğan 0,18 0,43 0,97 0,96 145,71 451,43 451,11
Kuru Kayısı 6,00 25,00 29,90 316,67 398,33
Kuru İncir 6,50 25,00 24,30 316,67 398,33
Lahana 0,39 0,55 1,06 1,43 41,94 173,55 268,06
Kuru Üzüm 3,77 12,00 13,26 218,30 251,81
Süt (Litre) 1,07 3,66 241,90
Karnabahar 0,85 1,66 2,50 2,72 95,29 193,92 220,29
Marul (Adet) 0,83 1,40 1,80 2,63 68,67 116,87 216,67
Maydanoz (Adet) 0,33 0,44 0,88 1,02 34,62 169,23 213,85
Pırasa 0,88 1,22 1,67 2,47 37,74 88,49 179,94
Havuç 0,83 1,08 1,53 2,22 30,52 83,73 167,47
Portakal 1,25 1,72 2,40 3,32 37,33 91,84 165,93
Patates 0,62 0,87 1,25 1,60 40,69 102,92 159,83
Kırmızı Mercimek 2,77 3,7 6,83 7,14 33,57 146,69 157,62
Yeşil Mercimek 3,48 6,5 7,00 8,87 86,78 101,15 154,77
Limon 1,58 2,11 3,13 3,92 33,44 98,31 148,02
Salatalık 1,45 1,83 3,00 3,55 25,86 106,90 144,67
Ispanak 0,98 1,30 1,97 2,38 33,33 101,71 144,50
Pirinç 2,40 3,8 5,33 5,78 58,33 122,22 140,83
Yeşil Soğan (Kg) 1,67 2,43 3,63 3,99 45,95 117,72 139,64
Nohut 4,79 8,5 11,00 11,41 77,45 129,65 138,10
Fındık (İç) 20,94 45,00 48,48 114,90 131,49
Patlıcan 2,15 2,88 3,66 4,82 33,90 69,97 123,99
Zeytinyağı 11,90 26,31 12,10
Domates 1,96 2,80 3,32 4,10 42,86 69,22 109,24
Kuru Fasulye 4,08 5 8,00 8,54 22,55 96,08 109,19
Antep Fıstığı 28,50 50,00 55,98 75,44 96,41
Sivri Biber 5,62 7,83 7,50 9,95 39,30 33,37 77,00
Kabak 1,85 2,10 2,71 3,20 13,51 46,40 73,15
Dana Eti 25,88 41,98 62,22
Kuzu Eti 31,06 47,19 51,92
Yumurta 0,32 0,50 0,38 58,73 20,37
Mısırözü Yağı 8,13
Ayçiçek Yağı 7,53
Toz Şeker 4,14
Tavuk Eti 7,83

Not: Hal, pazar ve market verileri İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya ve Mersin illerinden derlenen ortalama fiyatlardır. Üretici fiyatları ise ürünlere göre önemli üretim merkezlerinden derlenmektedir. Pirinç (Osmancık), kuru fasulye, nohut, kırmızı ve yeşil mercimek için belirtilen hal fiyatları, toptan satış fiyatlarıdır.  Dana eti, kuzu eti, Antep fıstığı ve fındık fiyatı serbest piyasa fiyatıdır.

Seçilmiş ürünlerde market fiyatlarındaki aylık değişim:


Market Ürünler 28 Şubat 2017 (TL/KG) Ay Sonu Market Fiyatı 30 Mart 2017 Ay Sonu Market Fiyatı (TL/Kg) 30 Mart 2017/ 28 Şubat 2017 Değişim (Yüzde)
Portakal 2,43 3,32 36,75
Karnabahar 2,12 2,72 28,15
Sivri Biber 7,78 9,95 27,93
Domates 3,53 4,10 16,27
Elma 3,43 3,92 14,38
Patates 1,52 1,60 5,22
Yeşil Mercimek 8,60 8,87 3,04
Fındık (İç) 47,13 48,48 2,85
Zeytinyağı 25,75 26,31 2,18
Ayçiçek Yağı 7,40 7,53 1,69
Limon 3,86 3,92 1,45
Süt (Litre) 3,62 3,66 1,06
Kuzu Eti 46,79 47,19 0,85
Tavuk Eti 7,77 7,83 0,82
Kuru İncir 24,13 24,30 0,70
Dana Eti 41,78 41,98 0,48
Antep Fıstığı 55,86 55,98 0,22
Nohut 11,38 11,41 0,19
Havuç 2,22 2,22 0,00
Maydanoz (Adet) 1,02 1,02 0,00
Pirinç 5,78 5,78 0,00
Kuru Kayısı 29,90 29,90 0,00
Kuru Üzüm 13,26 13,26 0,00
Mısırözü Yağı 8,13 8,13 0,00
Toz Şeker 4,14 4,14 0,00
Kırmızı Mercimek 7,24 7,14 -1,40
Lahana 1,45 1,43 -1,73
Pırasa 2,59 2,47 -4,65
Kuru Fasulye 8,98 8,54 -4,96
Kuru Soğan 1,03 0,96 -6,31
Patlıcan 5,20 4,82 -7,22
Marul (Adet) 2,87 2,63 -8,37
Yumurta 0,42 0,38 -9,72
Ispanak 3,00 2,38 -20,64
Kabak 4,18 3,20 -23,45
Salatalık 5,07 3,55 -30,06
Yeşil Soğan (Kg) 6,00 3,99 -33,46

   Seçilmiş ürünlerde üretici fiyatlarındaki aylık değişim:

Üretici Ürünler 28 Şubat 2017 (TL/KG) Ay Sonu Üretici Fiyatı 30 Mart 2017 Ay Sonu Üretici Fiyatı (TL/Kg) 30 Mart 2017/ 28 Şubat 2017 Değişim (Yüzde)
Portakal 0,83 1,25 50,60
Domates 1,39 1,96 41,01
Sivri Biber 4,88 5,62 15,15
Patates 0,54 0,62 14,07
Kuzu eti 28,50 31,06 8,98
Dana eti 24,45 25,88 5,85
Limon 1,50 1,58 5,33
Kuru üzüm 3,65 3,77 3,29
Fındık (iç) 20,52 20,94 2,05
Havuç 0,83 0,83 0,00
Maydanoz (adet) 0,33 0,33 0,00
Elma 0,67 0,67 0,00
Kuru fasulye 4,08 4,08 0,00
Nohut 4,79 4,79 0,00
Kırmızı mercimek 2,77 2,77 0,00
Yeşil mercimek 3,48 3,48 0,00
Pirinç 2,40 2,40 0,00
Kuru kayısı 6,00 6,00 0,00
Kuru incir 6,50 6,50 0,00
Yumurta 0,32 0,32 0,00
Süt (litre) 1,07 1,07 0,00
Zeytinyağı 11,90 11,90 0,00
Antep fıstığı 29,50 28,50 -3,39
Kuru soğan 0,20 0,18 -12,50
Marul (adet) 0,97 0,83 -14,14
Karnabahar 1,02 0,85 -16,80
Pırasa 1,08 0,88 -18,46
Patlıcan 2,71 2,15 -20,39
Kabak 2,35 1,85 -21,28
Lahana 0,50 0,39 -21,72
Ispanak 1,31 0,98 -25,71
Yeşil soğan (kg) 2,64 1,67 -36,85
Salatalık 2,94 1,45 -50,68

 

=======================TZOB Basın Ofisi===================

Cep: 532 788 41 05 / 530 363 30 96 / 537 689 06 48 / 533 268 27 72