Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Türkiye Ziraat Odaları Birliği > Haberler > “Ramazan’da fırsatçılık yapılmasın…”

“Ramazan’da fırsatçılık yapılmasın…”

- “Ramazan’da fırsatçılık yapılmasın…”
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“(Ramazan’da fırsatçılık yapılmasın) diyoruz. Buna izin verilmemelidir. Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak fiyatları yakından takip etmeye ve halkımızı bilgilendirmeye devam edeceğiz”
-“Yaş sebze ve meyvede Ramazan ayı boyunca fiyat artışı beklemiyoruz… Halkımızın Ramazan ayında en uygun fiyatla satın alabileceği ürün grubu yine yaş sebze ve meyvelerdir”
-“Meyve ve sebzede bir yokluk görülmüyor. Halkımız Ramazan’da bol miktarda yaş sebze ve meyve tüketebilir... Tüketicimiz rahat rahat birçok ürüne uygun fiyatla ulaşabilir”
-“2011-2012 üretim döneminde çok sayıda doğal afet yaşansa da ciddi bir rekolte kaybı beklemiyoruz. Doğal afetlerin arkasına sığınıp kamuoyu spekülatif yaklaşımlarla yanlış yönlendirilmemelidir”
Ankara – 14.07.2012 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaş sebze ve meyvede Ramazan ayı boyunca fiyat artışı beklemediklerini bildirerek, “(Ramazan’da fırsatçılık yapılmasın) diyoruz. Buna izin verilmemelidir. Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak fiyatları yakından takip etmeye ve halkımızı bilgilendirmeye devam edeceğiz” dedi.
Bayraktar, meyve ve sebzede bir yokluk görülmediğini, halkın Ramazan’da bol miktarda yaş sebze ve meyve tüketebileceğini vurgulayarak, “Tüketicimiz rahat rahat birçok ürüne uygun fiyatla ulaşabilir” diye konuştu.
Şemsi Bayraktar, Yönetim Kurulu Üyeleri Bekir Şinasi Özdemir, Mehmet Latif Maskan, Ahmet Bahadır Sezgin'in katılımlarıyla gelecek hafta başlayacak Ramazan ayı öncesinde, Ankara’da Barceló Ankara Altınel Hotel’de yaptığı basın toplantısında, üretici, esnaf ve halkın kutsal Ramazan ayını dört gözle beklediğini, tüm tarafların Ramazan ayının anlam ve önemine yakışır şekilde hareket etmesi ve halkı mağdur etmemesi gerektiğini belirtti.
Gıda denetimlerinin artırılması, halkın sağlığıyla oynanmamasının zorunlu olduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Ramazan’da fırsatçılığa izin verilmemelidir. Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak fiyatları Ramazan öncesinden bayram sonrasına kadar yakından takip etmeye ve halkımızı bilgilendirmeye devam edeceğiz.
Ramazan yaklaşırken üretici, hal, pazar ve market fiyatlarını takibe devam ediyoruz. ‘Ramazan fırsatçılığı yapılmasın’ diyoruz. Tüketicilerimizin yeterli ve güvenilir gıdaya uygun fiyatla erişebilmesinin sağlanmasını istiyoruz. Üreticiden tüketiciye varıncaya kadar tüm taraflar, bu hususta gereken hassasiyeti göstermelidir.”
-“Gıdaya ihtiyaç sürekli artıyor”-
Dünya nüfusundaki hızlı artışla birlikte gıda maddelerine duyulan ihtiyacın da yoğun bir şekilde arttığını belirten Bayraktar, şöyle devam etti:
“Bu artış halen devam ediyor. Dünya nüfusundaki artışın yanı sıra son yıllarda yüksek enerji fiyatları, biyoyakıtlara olan ilgiyi de yükseltiyor. Diğer taraftan küresel ısınma ve iklim değişikliğinden dolayı, kuraklık, yağışlar, seller ve su baskınları, don gibi doğal olaylar da daha sıkça görülmeye başlandı. Tüm bu nedenler, tarımsal üretim ve fiyatları etkiliyor.
Bunların yanı sıra bazı Uzakdoğu ve Güney Amerika ülkelerinde yaşanan gelir artışlarından dolayı büyüme hızıyla orantılı olarak tüketim alışkanlıklarının değişmesi de arz talep dengesini bozuyor. Bu ortamda oluşan fiyat manipülasyonları gıda fiyatlarında artışa yol açıyor.
Gıda fiyatlarındaki anormal artışlar ve gıda teminindeki zorluklar, tarımın stratejik önemini son yıllarda dünyaya daha net hissettirdi. Bu nedenlerle günümüzde yeterli ve güvenilir gıdaya erişim, tüm dünya ülkelerinin öncelikleri arasında yerini aldı. Bu bağlamda tarım sektörünün ne denli önemli olduğu görüldü.
‘Üstü açık bir fabrika’ olarak adlandırılan tarım sektörü, bu özelliğinden dolayı iklimdeki değişikliklerden, doğal afetlerden etkileniyor. Üretim her zaman risk altında bulunuyor. Tarımsal üretimde yaşanan bir değişim doğrudan gıda fiyatlarına yansıyor.
Ayrıca, bitkilerdeki büyüme ve gelişme olayları genetik yapının yanında çevre koşulları tarafından da yönlendiriliyor. Bu durumda üretim iklimsel faktörlerden önemli ölçüde etkileniyor.
Ülkemizde 2011–2012 üretim dönemi başlangıcından itibaren görülen aşırı yağışlar, mevsim normallerinin altında seyreden hava sıcaklıkları, don, dolu, fırtına ve benzeri riskler, tarım sektörüne önemli ölçüde zarar verdi. Bu afetler nedeniyle 41 ilde 139 bin çiftçiye ait, 8 milyon 172 bin dekar alan zarar gördü.
En son Karadeniz’de yaşanan sel felaketi can kayıplarına da yol açtı, hepimizi derinden üzdü.
Ancak, ülkemizde 2011-2012 üretim döneminde çok sayıda doğal afet yaşansa da ciddi bir rekolte kaybı beklemiyoruz. Fakat burada şu hususa önemle dikkat edilmelidir: Doğal afetlerin arkasına sığınıp kamuoyu spekülatif yaklaşımlarla yanlış yönlendirilmemelidir.”
-“Gıda fiyatlarındaki değişimleri yakından takip ediyoruz”-
Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak üreticiden tüketiciye, halkın tamamını ilgilendiren gıda fiyatlarındaki değişimleri yakından takip ettiklerini, kamuoyunu doğru bilgilendirme amacıyla açıklamalarını sürdürdüklerini vurgulayan Bayraktar, “Bu açıklamalarımızın amacı, fiyat artışlarının üreticilerimizden mi, yoksa aracı veya perakendecilerden mi kaynaklandığı konusunda doğru bilgiler sunmak, tüketicinin ödediği fiyattan üreticilerimizin ne derece yararlanabildiğini ortaya koymak, olası spekülatif fiyat artışlarını önlemektir” dedi.
-Son 15 gündeki fiyat değişimleri-
Bu çerçevede, en son 3 Temmuz 2012’de yaptıkları açıklamada, 29 Haziran 2012 itibarıyla fiyatları verdiklerini, 29 Haziran 2012’den bu yana geçen son 15 günde, bazı ürünlerde üretici fiyatı hiç artmadığı halde, market fiyatlarının arttığının görüldüğü bilgisini veren Bayraktar, şunları kaydetti:
“29 Haziran’dan bu yana son 15 gündeki marketlerdeki fiyat değişimine baktığımızda, market fiyatlarında 11 üründe fiyat değişimi olmazken, 14 üründe azalma, 15 üründe ise fiyat artışı olduğunu tespit ettik.
Son 15 günde salatalık, marul, yeşil soğan, kuru fasulye, yeşil mercimek, kuru üzüm, antep fıstığı, yumurta, süt, mısırözü yağı ve toz şeker fiyatlarında değişim olmadı. Bu dönemde, kırmızı mercimekte yüzde 1,15, fındıkta yüzde 1,50, kuru soğanda yüzde 1,57, kuru kayısıda yüzde 1,64, domateste yüzde 1,71, karpuzda yüzde 2,88, zeytinyağında yüzde 3,40, maydanozda yüzde 5,01, şeftalide yüzde 5,30, patateste yüzde 7,63, elmada yüzde 7,73, kavunda yüzde 8,40, kirazda yüzde 10,16 ve havuçta yüzde 14,99 fiyat düşüşleri görüldü. Buna karşılık, bu dönemde, dana etinde yüzde 0,09, kuru incirde yüzde 0,24, pirinçte yüzde 0,48, kuzu etinde yüzde 0,74, nohutta yüzde 0,84, tavuk etinde yüzde 1,72, zeytinde yüzde 2,10, ayçiçek yağında yüzde 3,08, yeşil fasulyede yüzde 3,96, erikte yüzde 4,50, limonda yüzde 4,57, armutta yüzde 5,30, kabakta yüzde 12,21, patlıcanda yüzde 22,58 ve sivri biberde yüzde 34,52 fiyat artışları meydana geldi.
29 Haziran’dan bu yana son 15 gündeki üreticilerdeki fiyat değişimine baktığımızda, üretici fiyatlarında 23 üründe fiyat değişmezken, 7 üründe azalma, 6 üründe ise fiyat artışları oldu.
Son 15 günde yeşil fasulye, kabak, havuç, marul, maydanoz, patates, armut, erik, karpuz, kuru fasulye, nohut, kırmızı mercimek, yeşil mercimek, pirinç, kuru kayısı, kuru üzüm, kuru incir, yumurta, süt, dana eti, kuzu eti, zeytin ve zeytinyağı fiyatlarında değişim görülmedi. Bu dönemde kirazda yüzde 5,87, kuru soğanda yüzde 6,67, domateste yüzde 8,33, şeftalide yüzde 12,33, fındıkta yüzde 13,33, kavunda yüzde 20,56 ve elmada yüzde 24,80 fiyat düşüşleri meydana geldi. Buna karşılık, bu dönemde, salatalıkta yüzde 3,75, limonda yüzde 4, sivri biberde yüzde 5,56, patlıcanda yüzde 6,18, antep fıstığında yüzde 6,45 ve yeşil soğanda yüzde 20,55 fiyat artışı olduğunu tespit ettik.”
-Fiyat farkları…-
Şemsi Bayraktar, üreticide fiyat düşüşü görülen ürünlerden kiraz, kuru soğan, domates, şeftali ve kavunda ürünlerin yoğun bir şekilde piyasaya arz edilmeye başlamasının etkili olduğunu, fındıkta rekolte tahminlerinin yüksek olmasının fiyat düşüşüne yol açtığını belirtti.
Yine üreticide fiyat artışı görülen yeşil soğan, patlıcan ve salatalık gibi ürünlerde örtü altı üretimin sona ermesi fiyat artışında etkili olduğunu bildiren Bayraktar, Ramazan ayı öncesinde üretici ve market fiyatları arasındaki farkı incelediğimizde, üretici ve market arasındaki fiyat farkının maydanozda 524,34’lere ulaştığının görüldüğünü kaydetti. Bayraktar, “fiyat farkında, maydanozu, yüzde 365,96 ile sivri biber, yüzde 283,48 ile kabak, yüzde 282,60 ile zeytin, yüzde 282,20 ile yeşil mercimek, yüzde 257,78 ile kırmızı mercimek, yüzde 254,17 ile karpuz, yüzde 252,13 ile salatalık, yüzde 230,63 ile pirinç, yüzde 229,55 ile marul, yüzde 226,78 ile yeşil fasulye, yüzde 221,67 ile kuru fasulye, yüzde 221,54 ile limon, yüzde 214,10 elma, yüzde 206,06 ile domates izledi” dedi.
-Geçen yıl ve bu yıl Ramazan öncesi fiyat değişimleri-
Bayraktar, şunları söyledi:
“Geçen yıl ve bu yıl Ramazan öncesi fiyatlara baktığımızda, marketlerde bu yıl, geçen yıl Ramazan öncesine göre fiyatı en çok artan ürünler limon, nohut, salatalık, yumurta, kuru incir, kuru üzüm, kuru fasulye, elma, karpuz, kuzu eti, patlıcan, toz şeker oldu.
Üretici de ise bu yıl, geçen yıl Ramazan öncesine göre fiyatı artan ürünler olarak kuru incir, salatalık, nohut, limon, domates, soğan, süt, kuru fasulye, kavun, yumurta, kuru üzüm, elma, armut, dana eti, patlıcan olarak belirlendi.
Geçen yıl Ramazan öncesine göre fiyat değişimine baktığımızda, market fiyatlarında 10 üründe azalma, 19 üründe ise fiyat artışı oldu.
Marketlerde, 2011 Ramazan ayı öncesi ile bu yıl Ramazan öncesini karşılaştırdığımızda, armutta yüzde 0,39, fındıkta yüzde 0,72, kuru kayısıda yüzde 3,99, kavunda yüzde 8,40, sivri biberde yüzde 9,57, kırmızı mercimekte yüzde 11,22, şeftalide yüzde 19,91, yeşil fasulyede yüzde 20,65, havuçta yüzde 25,79 ve patateste yüzde 35,07 fiyat düşüşleri görüldü. Buna karşılık, bu dönemde, domateste yüzde 0,90, yeşil mercimekte yüzde 0,98, tavuk etinde yüzde 1,06, pirinçte yüzde 1,08, sütte yüzde 2,35, dana etinde yüzde 3,08, soğanda yüzde 3,67, toz şekerde yüzde 6,09, patlıcanda yüzde 6,52, kuzu etinde yüzde 7,31, karpuzda yüzde 8,70, elmada yüzde 10,17, kuru fasulyede yüzde 14,82, kuru üzümde yüzde 20,35, kuru incirde yüzde 23,31, yumurtada yüzde 27,66, salatalıkta yüzde 49,23, nohutta yüzde 51,02 ve limonda yüzde 70,38 fiyat artışları oldu.
2011 yılı Ramazan öncesine göre, 2012 yılı Ramazan öncesi üretici fiyatlarında 12 üründe azalma, 15 üründe ise fiyat artışı meydana geldi.
Üreticide, 2011 Ramazan ayı öncesi ile bu yıl Ramazan öncesini karşılaştırdığımızda, patlıcanda yüzde 6,18, dana etinde yüzde 6,32, armutta yüzde 7,14, elmada yüzde 13,25, kuru üzümde yüzde 14,29, yumurtada yüzde 16,80, kavunda yüzde 19,17, kuru fasulyede yüzde 25, sütte yüzde 28, kuru soğanda yüzde 30,67, domateste yüzde 37,50, limonda yüzde 59,51, nohutta yüzde 59,72, salatalıkta yüzde 66, kuru incirde yüzde 100 fiyat artışı görüldü. Buna karşılık, bu dönemde kuzu etinde yüzde 1,63, pirinçte yüzde 10,30, karpuzda yüzde 11,11, kırmızı mercimekte yüzde 16,67, fındıkta yüzde 18,75, yeşil fasulyede yüzde 21,88, sivri biberde yüzde 22,76, kuru kayısı yüzde 23,08, şeftalide yüzde 25,92, yeşil mercimekte yüzde 30,59, havuçta yüzde 34,78 ve patateste yüzde 40 fiyat düşüşleri oldu.”
2011-2012 üretim ve pazarlama sezonu oldukça zorlu geçtiğini, önce 2011 Kasım ayında İç ve Doğu Anadolu Bölgelerinde yaşanan don afeti nedeniyle patates üreticilerinin büyük zarar gördüğünü bildiren Bayraktar, “Mayıs ayının sonuna gelindiğinde üretici deposunda kalan ürünü alıcı bulamadığı için döktü ya da ücretsiz dağıtmak zorunda kaldı. Bu durum piyasayı da olumsuz etkileyerek yazlık olarak adlandırılan erkenci çeşitlerin de fiyatının düşmesine yol açtı. Nitekim, geçen yıla göre fiyatı en çok düşen ürün patates oldu” dedi.
-“Fiyat artışı beklemiyoruz”-
Yaş sebze ve meyvede Ramazan ayı boyunca fiyat artışı beklemediklerini vurgulayan Bayraktar, şunları kaydetti:
“Halkımızın Ramazan ayında en uygun fiyatla satın alabileceği ürün grubu yine yaş sebze ve meyvelerdir.
Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan Ayı sebze ve meyvenin kaliteli, bol ve ucuz olduğu bir mevsime denk gelmektedir. Meyve ve sebzede bir yokluk görülmüyor. Halkımız Ramazan’da bol miktarda yaş sebze ve meyve tüketebilir... Tüketicimiz rahat rahat birçok ürüne uygun fiyatla ulaşabilir.
Ramazan’da daha çok komposto olarak kuru incir, kuru üzümde fiyat artışına dikkat edilmeli. Geçen yıl Ramazan ayı öncesi değerlendirmemiz ile kıyasladığımızda, geçen yıla göre marketlerde, kuru incir fiyatında yüzde 23,31, kuru üzüm fiyatında yüzde 20,35 fiyat artışı görüldü. Bu geçen yılki rekolte düşüklüğünden kaynaklanıyor. Özellikle Ramazan ayında halkımızın bu ürün grubuna talebi artmaktadır. Talep artışı suiistimal edilmemelidir.
Bir diğer dikkat edilmesi gereken ürün grubu ise hayvansal ürünlerdir. Market fiyatları geçen yıl Ramazan ayı öncesine göre, kuzu etinde yüzde 7,31, dana etinde yüzde 3,08, sütte yüzde 2,35 fiyat artışı vardır.
Tüketicilerimizin yeterli ve güvenilir gıdaya uygun fiyatla erişebilmesi hepimizin dileği ve hedefidir. Üreticiden tüketiciye varıncaya kadar tüm taraflar bu hususta gereken hassasiyeti göstermelidir.
Tarım, ekonominin anahtar sektörüdür. Tarımda meydana gelen en ufak bir değişim halk ve ülkenin ekonomisini doğrudan etkilemektir. Bilindiği üzere tarım, üretimde riskin en fazla olduğu sektör olması nedeniyle her zaman desteklenmelidir. Serbest piyasa ekonomisinin tavizsiz uygulandığı ABD ve AB’de bile her zaman tarım değişik şekillerde destek görüyor. Tarımsal üretimde meydan gelen bir değişim fiyatlara doğrudan yansıyor. Arzın azaldığı dönemde fiyatlar artarken, arzın çoğaldığı dönemde fiyatlar dibe vurmaktadır. Fiyat dalgalanmalarından hem üreticilerimizin, hem tüketicilerimizin mağdur olmaması açısından üretimde istikrar sağlanmalıdır. Üretimde istikrarın bozulmasına izin verilmemeli, sıkıntının yaşandığı durumlarda tedbirler zamanında alınmalı, spekülasyonlar önlenmelidir.
Üretici, esnaf ve halkımız mübarek Ramazan ayını dört gözle beklemektedir. Tüm taraflar Ramazan ayının anlam ve önemine yakışır şekilde hareket etmeli, halkımız mağdur edilmemelidir. Gıda denetimleri artırılmalı, halkın sağlığıyla oynanmamalıdır. Ramazan’da fırsatçılığa izin verilmemelidir. Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak fiyatları yakından takip etmeye ve halkımızı bilgilendirmeye devam edeceğiz.
Ramazan yaklaşırken üretici, hal, pazar ve market fiyatlarını takibe devam ediyoruz. ‘Ramazan fırsatçılığı yapılmasın’ diyoruz. Tüketicilerimizin yeterli ve güvenilir gıdaya uygun fiyatla erişebilmesinin sağlanmasını istiyoruz. Üreticiden tüketiciye varıncaya kadar tüm taraflar, bu hususta gereken hassasiyeti göstermelidir.”
-Sorulara yanıtlar-
Bayraktar, sorulara verdiği yanıtlarda ise gıda denetimlerini Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın yaptığını, TZOB’un fiyatları takip ettiğini, zaman zaman bakanlığı, başta belediyeler olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşları bilgilendirdiğini, tüketici derneklerinin de TZOB ile birlikte hareket edeceğini düşündüklerini söyledi. 2007 yılından bu yana fiyatlarda spekülasyonları önleme konusunda başarılı olduklarını bildiren Bayraktar, bu yıl da bu konuda başarılı olacaklarına inandıklarını belirtti. Domateste tarla ürünlerinin yavaş yavaş çıkmaya başladığını, fiyatta bir artış olmayacağını anlatan Bayraktar, şu ana kadar fiyatlarda bir yükselme, bir spekülasyon gözlemlemediklerini vurguladı. Genel olarak Ramazan’a 10-15 gün kala fiyatlarda oynama olduğunu, bu yıl bir olumsuzluk görmediklerini bildiren Bayraktar, şöyle konuştu:
“Son yıllarda dünyada gıda fiyatları yükseliyor. Sosyal hadiselere sebebiyet veriyor. Hatta bazı ülkelerde iktidarları düşürecek. Bunları yaşayacağız. Bu açıdan Türkiye çok şanslı bir ülke. Avantajlarını iyi değerlendirirse bölgenin gıda ambarı olabilir. 2023 hedeflerimiz var. 150 milyar dolar tarımsal hasıla, nüfusumuzu ve 50 milyon turisti doyuracak bir üretim ve 50 milyar dolar ihracat yapacak bir sektör. Bunu yapabiliriz. Konya kadar Hollanda bunu yapıyor. Biz de yapabiliriz.”
Ramazan ayı boyunca yapacakları ve piyasaların nabzını tutacakları çalışmaları da kamuoyuyla paylaşıp, üretici ve tüketici fiyatlarını dikkatlere sunacaklarını bildiren Bayraktar, “Mübarek Ramazan ayında ülkemizin gıda üretimini bu sıcaklara rağmen sürdüren üreticilerimize çalışmalarında kolaylıklar; kazanç ve ürünlerinde bolluk ve bereket diliyor, bütün İslam alemi ve ülkemiz için Ramazan ayının hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum” dedi.